Nevşehir 1 Şubesi

10 Milyon İmza Kampanyası Basın Açıklaması

10 Milyon İmza Kampanyası Basın Açıklaması

   - Nevşehir Memur Sen ailesi olarak bizler ve Temsilcimiz Mustafa Özdemir “Özgürlük için 10 milyon imza kampanyası” adı altında sendikamız önünde stant açarak vatandaşlardan imza kampanyası için destek istedik. Basın açıklamamızda aşağıdaki konuları dile getirdik.

    Temsilcimiz Mustafa Özdemir “Memur-Sen olarak özgürlük ve yasakların sona erdirilmesini istediklerini, demokrasi iddiası bulunan, hukukun üstünlüğüne inanan, insana ve insan onuruna vurgu yapan herkesi, destek olmaya çağırdıklarını belirtti. Özdemir, “ Milletimiz, Osmanlı’nın son dönemlerinden bugüne kadar İttihat ve Terakkicilerin yasaklarından çok çekti, her darbe millet iradesine vurulan bir darbe olarak tarihe geçti.

    1982 Anayasası ile birlikte Devlet Memurları Kanunu’na tabi bir kılık-kıyafet yönetmeliği çıkartıldı. Bu yönetmelikte; erkeklerin saç tarama biçiminden bıyıkların üstten alınamayacağına ve kravatlı olma mecburiyetine; kadınların ise ne giyip giyemeyeceğinden başının açık olacağı şeklindeki çağ dışı ucube yaklaşımlar olduğunu görüyoruz. Bu, dünün Türkiyesi’ne yakışıyor olabilir. Çünkü on yılda bir, bu millete haddi bildiriliyordu. Ancak 12 Eylül 2010 Referandumu ile millet toplumsal sözleşmeye ‘evet’ diyerek nasıl bir demokrasi ve özgürlük istediğini ortaya koymuştur.

    Demokratikleşme ve sivilleşme yolunda atılması gereken adımlardan biri de özgürlük alanlarıdır. Kamuda uygulanan kılık-kıyafet yasağının özgürlük ve demokrasi noktasında sona erdirilmesi gereken yasaklardan biridir. 1982 tarihli Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik ile insan onuruna, temel hak ve özgürlüklere ilişkin evrensel ilkelere ve Anayasa hükümlerine rağmen kamu görevlilerinin kılık-kıyafet özgürlüğü yok sayılmıştır.

    Başı açmak, kravat takmak, sandalet giymek, bıyığı dudak hizasından kesmek görevin gerektirdiği niteliklerden mi sayılıyor? Başörtülü bir kadın mühendis, mühendislik bilgisini mi kaybediyor? Kravat takmayan bir erkek öğretmenin, pedagojik formasyonu mu kayboluyor? Doktor arkadaşım sakallı görev yaptığında, tedavi için gereken tıbbi bilgilerinden mi yoksun kalıyor? Sandalet tipi ayakkabı giyen bir hemşire kardeşimiz, hastanın tansiyonunu veya ateşini ölçme yeteneğini mi kaybediyor”, devletin istediği gibi giyinmek değil, millete hak ettiği şekilde hizmet etmek istiyoruz.

    Kılığını ve kıyafetini devletin belirlediği kamu görevlileri olarak, serbest kıyafet özgürlüğüne kavuşan öğrencilerin “devlet bize güveniyor da size güvenmiyor mu” diye sormasından korkuyoruz, Eğer akıllarına gelir de, ‘Biz bile özgür giyinme hakkını aldık, siz ise devletin yönetmelikle belirlediği apoletsiz üniformalarla görev yapıyorsunuz. Siz mi bize hak aramayı, özgür birey olmayı öğreteceksiniz’ sorusunu sormaları bizi daha da ürkütüyor. Bizim için üretmesi gerekenler, bizimle birlikte yönetmesi gerekenler, darbe meyvesi bir yönetmeliğin elimizden aldığı kıyafet özgürlüğü hakkımızı tekrar geri vermek için ne bekliyor? Siyasi aktörler, kıyafet özgürlüğünü tanımakta, darbe ürünü yasağı kaldırmakta elini çabuk tutmalıdır. Seçmenleri arasında yer alan kamu görevlileri tam otuz yıldır kıyafetini seçme hakkından mahrum.

   Kıyafetini özgürce seçemeyen kamu görevlileri, seçmen sıfatıyla millete vekil, cumhura reis seçme hakkına sahip Siyasetçileri, kıyafetini seçme özgürlüğü olmayanlar tarafından, sona erdirmeye çağırıyoruz. Siyasete yön verenleri, kıyafeti özgürce seçmeyi, millete vekil seçmekten daha önemli ya da milletin vekillerini seçmeyi kıyafet seçmekten daha önemsiz görmediklerini ispata davet ediyoruz. Memur-Sen olarak özgürlük ve yasakların sona erdirilmesini istiyoruz, demokrasi iddiası bulunan, hukukun üstünlüğüne inanan, insana ve insan onuruna vurgu yapan herkese, destek olmaya çağırıyoruz.

    Türkiye’nin bu ayıptan bir an önce kurtulması ve kamu personelinin kılık-kıyafet özgürlüğüne kavuşması için ‘Özgürlük İçin 10 Milyon İmza’ adıyla bir kampanya başlattık, “Milletin ortak vicdanı olan sizler ve bizler istedikten sonra inanıyoruz ki, sona ermeyen yasak, tanınmayan özgürlük kalmaz. Başlattığımız kampanyanın hayırlı sonuçlara vesile olmasını, bu hayırlı kampanyayı imzalarıyla desteklemekle yetinmeyip daha geniş bir zemine taşıyacak olan bütün kişi ve kurumlara Memur-Sen ailesi adına teşekkür ediyorum.” dedi